Kanlar İçindeki Kontes

Düşesin kanları her tarafa saçılmıştı. Düşes, yerdeki parçalanmış uzuvlarına bakarken gözlerine inanamıyordu. Elflerden biraz daha kan çekmeye çalıştı, ancak Balian'ın laneti buna izin vermedi. 

Düşes acı çığlıklar içinde bağırdı. Ölümün soğuk esintisini ensesinde hissedebiliyordu. Hayır, hayır, hayır!

Balian ona iğrenerek baktı. Kendi parçalanmış kolunu hissetmiyordu. Bunun Adlee'nin eklediği bir efekt mi yoksa kendi genlerinin ona sunduğu bir avantaj mı olduğunu ayırt edemedi.

Acı yoktu. Soğukluk yoktu. Tedirginlik yoktu. Kaygı yoktu. Keder yoktu. Merhamet yoktu. Sadece kana susamışlık ve öfke vardı.

Balian dişlerini sıkarak konuştu. Uzun zamandır konuşmadığı için sesi hırıltılıydı. "Bugün, ölümün benim elimden olacak. Yaptıklarının kefaretini ödemeden ölmeyeceksin."

Balian, Düşes'e işgence etmekte kararlıydı. Ancak bu, kendisine işgence etmekle aynı anlama geliyordu. Balian bunu umursamadı, lakin Adlee umursuyordu. Balian'ın acı nehrinde boğulmasına izin veremezdi.

"Balian, yeter! O kadar ileriye gitmek zorunda değisin."

Balian, Adlee'nin ona endişeli bakışlarla baktığını gördü. "Kapa çeneni, Adlee. Bu kadının rahat bir şekilde ölmesine kesinlikle izin vermeyeceğim. Bir katil olmanın ne demek olduğunu anlamıyorsun ve asla anlamayacaksın, çünkü buna izin vermeyeceğim. Bu dünyada biri elini kirletecekse o kişi ben olacağım. Yolun sonundaki cezama ise hiç çekinmeden katlanacağım."

Sesi sert ve kararlıydı. Adlee, onu vazgeçirmenin bir yolunu bulamadı. Kendini akıllı sanarak hazırladığı planın aslında böyle bir şeye neden olabileceğini hiç düşünmemişti.

Balian elindeki kılıcı düşesin sırt derisine batırdı. Yavaşça yukarı çektiğinde kırmızı bir çizgi kılıcın ucunu izledi. Kılıcı kenara bıraktı ve çizdiği çizginin kenarlarından tutarak deriyi yırtmaya başladı. Kendi sırtında da bir kaşıntı hissediyordu, ancak bu onu durdurtmadı.

Düşes çığlıklar atıyor ve bir hayvan gibi inliyordu. Balian ilk olarak onun çalışmasını engellemeycek uzuvlarından başlamış olsa da kan kaybı onun sersemlemiş hissetmesine neden oldu.

Adlee, Balian'ın ismini çağırıyor ve ona durması için yalvarıyordu. Tüm bunlar olurken Felis ve Kabira'nın bilinçleri geri gelmişti. Felis, ağır yaralanmış Exie'yi fark etti.

Koşarak ona yardıma gitti. Kabira ise durumu anlayamamış bir şekilde bir Adlee'ye bir de Balian'a bakıyordu. Neden Balian kanlar içindeydi?

Balian, kan kaybına daha fazla dayanamayacağını anladığında eline kılıcını tekrar aldı. Kılıcı dik olarak düşesin kalbine batırdı. Yavaşça kalbine giren kılıç düşesin haykırmasına neden oldu, ancak kısa sürede sesi kesildi.

Balian'ın yüzü Adlee'ye dönüktü. Ağzından kanlar akıyordu. Gözlerini kapamadan son kez Adlee'ye baktı. Balian'ın ölmesiyle güvenlik kalkanının kalması aynı anda gerçekleşmişti. 

Sonunda savaş alanına adım atabilen Adlee hışımla Balian'ın cesedine doğru koştu. Onu kollarının arasına aldı ve uyandırmaya çalıştı.