Kitap Tavsiyesi - Kızıl Veba
Puan: 9/10
Yazar: Jack London
Tanıtım:
Kızıl Veba, Jack London’ın insanın doğasına ilişkin önemli saptamalarını, bir salgın hastalığın ortaya çıkışına dayalı olarak gözler önüne serdiği önemli bir eser. Aniden ortaya çıkıp hızla yayılan Kızıl Veba sadece insanların değil, kurulmuş medeniyetlerin de yok olmasına yol açıyor. Hayatta kalanların verdiği yaşam savaşı, onların acımasızlığını ve ilkelliğini de çarpıcı biçimde ortaya çıkarıyor. Öykü, salgın hastalığa yakalanmaktan kurtulmuş ve medeniyetlerin yok oluşuna tanıklık etmiş olan yaşlı bir adam tarafından torunlarına anlatılıyor. Kızıl Veba, Jack London’ın büyüleyici dili ve anlatımıyla okuru, insanın çıplak gerçeğiyle bir kez daha yüzleştiriyor.
Benim Görüşüm:
Kıyamet sonrası bir kurguda geçen, uygarlığın tamamının bir salgın sonucu düştüğü, yeryüzünde sadece bir avuç insanın kaldığı bir distopya. İnsan vahşiliğinin ve ilkelliğinin iliklerine kadar yaşandığı ve insanlığını koruyabilmiş birkaç kişinin anılarını yad ettiği bir senaryo.
Şunu söylemek isterim ki beklediğimden çok daha farklıydı. Okuduğum ilk kıyamet sonrası edebiyatı değil. Çok fazla zombi veya uzaylı temalı kitaplar da okumuştum ancak onlarda insanlar benliklerini koruyabilmiş ve durunla savaşabilmek için güçlerini kolayca birleştirebilmişti. Bu kitapta durumun farklı olmasının sebebinin çok daha az insan hayatta kalmasını olarak düşünürsek yine de binlerce yıllık insanlık tarihinin en fazla 60 yıl içerisinde bu kadar kolayca silinebileceği gerçeğine ne kadar ciddi olursa olsun inanmak istemiyorum.
Vahşilerin kullandığı dilin basitliğinden onların düşünüş biçiminin de basit olabileceğini çıkarabiliriz. Zaten Granser'in dediği çoğu şeyi anlamıyorlar. Geçtiğimiz şu günlerde Covid-19 pandemisinin de düşünme biçimime etki yaptığını söyleyebilirim.
Pandemi ilk başladığında biraz ümidi kesmiştim. Haberleri hiç takip etmiyor, hepimiz zaten öldük kafasında yaşıyordum. Ancak birkaç ay geçtikten sonra insanın günlük hayatına kaldığı yerden devam etmesi gerekiyor. Benim yapmaya ilk başladığım şey egzersizdi. Çok fazla hareketsiz kaldığım için hem kilo almış hem de damarlarımdaki kan uyuşmuştu. Yavaş yavaş arttırarak her gün belli bir miktar egzersiz yaparak günlük hayatıma geri döndüm.
Pandemi süreci gerçekten zorlu ve yorucu. Özellikle sağlık çalışanları için. Ben de bir hekim adayı olarak onların yaptığı bu büyük fedakarlığı asla unutamayacağım ve sıra bana geldiğinde hem cesaret hem de güç kuvvet bulabilmek için onları örnek alacağım. Allah bu hastalıkla uğraşan herkese kolaylık ve acil şifalar versin.
Yorumlar
Yorum Gönder
Efendim?